Patronunun arama melodisiyle alarmının aynı olması nedeniyle
her sabah stresle uyanmasına anlam veremeyen arkadaşının dayatmalarına
dayanamayıp, alarmını mutlu mesut bir melodi ile değiştirdiğinden, yani bu
sabahtan beri, kendini boşlukta gibi hissediyordu. Her sabah "patron mu
alarm mı, patron mu alarm mı?" ikilemiyle zınk diye yataktan fırlarken, bu
sabah miskin bir melodiyle uyanmıştı. Hayatında ki gerilimi azaltan arkadaşına
ver yansın etti zira gerilim olmadan nasıl yaşanacağını bilmiyordu. O
yetmişlerin ortalarında doğmuş her çocuk gibi "Freddy, Elm sokağı
kabusu" "Jaws" filan gibi filmlerle büyümüştü. Dım dım dım dım
dım dım...Biraz kafein ve çikolataya ihtiyacı vardı. Dolabı açıp boş Nutella
kavanozuyla karşılaştı ve umarsızca yerine geri koydu. Regl döneminde tatlı
krizine girip boş kavanozla karşılaşmak ekstra gerilim yaratabilirdi.
Önemsemedi. İşe gitmek için kapıdan çıkarken hırsız alarmını kurdu ama aklına
ani bir soru geldi. Kedinin suyunu değiştirmiş miydi? Ya camı kapatmış mıydı?
Suyu değiştirmek ve camı kapatmak için koştu. Saniyelerle yarışıyordu, her an
alarm çalıp sabahın köründe tüm apartmanı inletebilirdi. Son saniye kendini
dısarı atıp kapıyı çekti. Mazoşit miydi?Yoooo... Tamam belki biraz. Bir iki
Freddy içeri girdi, üç dört hemen kapıyı ört...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder